3. BIRLIKTE YARATMA YAKLAŞIMI

Açık inovasyon, Henry Chesbrough tarafından tanıtılan bir kavramdır ve “bilgi akışlarının ve dış inovasyonun kullanımının hızlandırılması, iç inovasyonun hızlandırılması ve dış inovasyon kullanımı için pazarların genişletilmesi amacıyla bilginin amaçlı girişlerini ve çıkışlarını kullanma” olarak tanımlar. Şirketlerin hem dış fikirleri hem de iç fikirleri kullanabileceği ve iç ve dış pazarlara yönelik stratejiler geliştirebileceği varsayılır.

Bu çerçevede, sürdürülebilir tasarım için farklı alanlardaki ilgili paydaşların katılımı, her faaliyet sektöründe anahtar önceliktir. Katılımları, tercihlerine, tutumlarına ve duygularına uygun olarak sürdürülebilir tasarımda iyileştirmelere yol açar.

Eş yaratım yaklaşımı, açık inovasyon ilkelerini izleyen ve gerçek hayattaki deneylere odaklanarak yenilikçi çözümleri birlikte düşünme, test etme ve doğrulama amacıyla çok paydaşlı bir katılım sağlayarak inovasyon projelerini gerçekleştirmeyi amaçlar. Açık inovasyon, dış paydaşları, özellikle kullanıcıları veya tüketicileri inovasyon sürecine dahil ederek onları işbirliği içinde inovasyona katılan ortaklar haline getirir.

Bu amaçla, çeşitli katılımcı teknikler kullanılabilir. Bu tekniklere bazı örnekler şunlardır:

• Anketler
• Yarı yapılandırılmış mülakatlar
• Odak Grupları
• Eş yaratıcı atölyeler.
• Prototip Test Planı.
• Empati haritası

Workshops developed in co-creation processes. Source: EuroVértice workshops

Yöntemin amacı, ortakları, paydaşları ve son kullanıcıları bir araya getirerek birkaç saat içinde çözümler yaratmaktır. Yöntem, dört eş yaratıcı aşamadan oluşur: Ortak analiz, Ortak tasarım, Ortak değerlendirme ve Ortak uygulama.

Bu, sürdürülebilir tasarım ile açıkça bağlantılıdır, çünkü gelecekteki tüketimde başarılı olmak için paydaşların en başından itibaren katılım sağlaması gerekmektedir.

Ayrıca, vatandaşların tarih boyunca hiç olmadığı kadar çevresel konular konusunda bilinçli olduğu bir dönemde yaşadığımızı belirtmek önemlidir. Tüketiciler, sürdürülebilirliği önemli bir yön olarak düşünerek ürün ve hizmet satın almaya başlarlar. Bu olgunun büyümeye devam etmesi beklenmektedir. Bu nedenle, tüketicilerin isteklerini anlamak ve uygulamaları onlara göre uyarlamak şirketler için zorunludur. Tüketiciler, endüstrilerin evriminin ve onları daha sürdürülebilir bir davranışa yönlendirmenin anahtarını ellerinde tutarlar.